Hollanda’nın Hoorn şehrine Osmanlı’nın ilk kahvenin getirmesinin ardından, ilk ezan ilk sema ve ilk iftar yapıldı

Hollanda’nın Hoorn şehrine Osmanlı’nın ilk kahvenin getirmesinin ardından, ilk ezan ilk sema ve ilk iftar yapıldı

HOLLANDAJANS \ AMSTERDAM

Osmanlı’nın Türk kahvesini getirdiği Hollanda’nın Hoorn şehrinde ilk defa sema ve iftar akşamı düzenlendi.

Hoorn şehrinde, Kaag firmasının tarihî binasında 1793’ten bu yana Türk bayrağı dalgalanıyor. Bu bina aynı zamanda Hollanda’ya Türk kahvesi ve çayını ilk kez getiren firmanın merkezi. Kahve ve çayın hikâyesi de hayli ilginç. Kaag firmasının tarihi bir el ilanında aynen, ‘kahvenin ne demek olduğunu Türk kahvesini içen anlar’ (Wie Turkse koffie drinkt, weet eerst wat koffie is!) ibaresi yer alıyor. Yine o döneme ait Konak Kahvesi reklâmları, Türk kahvesinin buraya İzmir’den geldiğini gösteriyor.

Hoorn şehrine kahvenin Osmanlı tarafından getirilmesinin ardından ilk defa 231 yıl sonra Hoorn Het Foreesten Huis Kilisesi’nde ilk defa sema ve iftar akşamı düzenlendi.

Burgerhart Amsterdam Vakfı ve Kunst van het Samenleven Platformu organizasyonu ile Hoorn Het Foreesten Huis Kilisesi’nde gerçekleşen, 100’e yakın Hollandalı insanın katıldığı
Sema ve iftar akşamı gününde İlahi sevgi Allah sevgisi öne çıktı.

Sema ve iftar akşamı günü etkinliğine ev sahipliği yapan Hoorn Het Foreesten Huis Kilise Başkanı Jan Berkvens, birlikte yaşanılır hayat ve dünya nasıl inşa edebilir bunun gayesinde hareket edilmeli konusuna dikkat çekti.

BERKVENS: KALICI DOSTLUKLAR SON DERECE ÖNEMLİ

Hoorn Het Foreesten Huis Kilise Başkanı Jan Berkvens “Herkes kendi yaşadığı şehirde daha nasıl güzel bir yaşam inşasını sürdürebilirim çabası içerisinde olmalı. Burada en önemli olan argüman ise hep birlikte bir birlerimize zaman ayırarak kalıcı dostlukların kurulmasına öncülük etmeliyiz. Dostluk burada çok önemli. Daha doğrusu kalıcı dostluk son derece önemli. Bugün yüze yakın insanlar ile bizim kilisemize iştirak etmenizden dolayı son derece müteşekkir oldum. Sizler için kapımız her zaman açıktır. Sema ve iftar akşamında burada olmanızdan dolayı kalbi en için duygularımızla sizleri selamlıyorum.”

VELDKAMP: FARKLI DİN VE KÜLTÜRDEN İNSANLAR SEMAVİ AŞKTA BULUŞTU

Het Forestenhuis Koordinatörü Şe,da Veldkamp sema ve iftar akşamında farklı geçmişlerden, farklı dinlerden insanların ortak bir semavi aşk ve sevgide buluştuklarını vurguladı.
Veldkamp, farklı dil, din ve kültürlere kucak açan görüşlerine insanlığın muhtaç olduğunu ifade etti. İnsanlar arasındaki farklılıkların, çatışmalara gerekçe değil tersine ileriye dönük barışa sevgi ve saygıya dayalı güzel ilişkilere ilham kaynağı olması gerektiğini vurgulayan Leida Veldkamp “Bugün herkes ilahi bir sevgide buluştular. Sema ve iftar hoşgörü ve saygı öne çıktı. Hoorn şehrimizde siz değerli vakıf yöneticileri ile birlikte olmaktan son derece mutlu oldum. Rumi’nin eserlerinde Allah aşkı ve sevgisi hep öne çıkmıştır. İlahi sevgi Allah sevgisinin bugün Het Foreesten Huis Kilisesinde öne çıkmasından son derece memnun oldum’’ dedi.

RESİMLERDEKİ DUYGULARI İÇİMİZDE HİSSETTİK

Het Foreesten Huis Kilisesinde Türkiye’den Batı’ya mülteci olarak gelen çocukların resimleri sergilendi. Özgürlüğe Özlem Sergisi altında sergilenen 40 yakın yağlı boya ve kara kalem çalışması Hollandalılar tarafından ilgiyle izlenildi. Bazen bir resmin yüzlerce kitaptan daha etkili olduğuna vurgu yapan Leida hanımefendi “Resimlerde acı, ıstırap, kavuşma ve hapishaneden dramların olması içimizi acıttı. Umarız bu çocuklar bir an önce aileleri ile özgür bir hayata kavuşurlar. Onların resimlerdeki duygularını içimizde hissettik.”

SEMAZEN DİKİCİ’YE SORULAR YÖNELTTİLER

Etkinlikte okunan ezanın ardından, Sema ustası Mevlevi Abdulkadir Dikici ve ilahi korsu katılımcılara unutulmaz bir tasavvuf musiki dinletisi yaptılar. Akabinde Mevlevi Abdulkadir Dikici, salonda bulunanlara sema sunumu yaptı. Ardından Kur’an-ı Kerim Tilaveti okudu. Sonra Hollandalı katılımcılar için Hollandaca olarak tercüme edildi. Sema Ustası Abdulkadir Dikici’ye sorular yönelten Hollandalılar Sema ilgili çeşitli sorular sordular.

Program sonunda Fethullah Gülen Hoca Efendi’nin kaleme aldığı Mevlâna Celalettin Rumi makalesi Hollandaca kitap olarak katılımcılara dağıtıldı. Yazar Abdullah Aymaz’ın İngilizce olan ‘Meryem’ adlı eseri ile ilahiyatçı Âdem Eliaçık ve arkadaşlarının Hollandacaya tercüme ettiği Ali Ünal’ın Kur’an Tefsiri konuşmacılara hediye edildi.